Erkeklerden Alacaklıyız!
Ev işlerine harcadığımız saatlerimizi, günlerimizi, yıllarımızı geri istiyoruz!
Ev işleri erkek işi olsun. Yemek, çamaşır, ütü, bulaşık… Erkekler her gün saatlerce ev işi yapsın.
Çocuklara babaları baksın. Sabahları onları okula hazırlasın, akşam yemeklerini hazır etsin, derslerinde yardımcı olsun. Hastalandıklarında işi bırakıp eve babaları koştursun.
Hafta sonlarında babalar çocukları kursa bırakıp, o arada ucuz pazar alışverişi için saatlerce dolanıp, elleri kolları dolu çocukların kurs çıkışına gitsinler.
Yaşlı anne ve babaların bakımını erkek evlatları üstlensin. Hastalandıklarında baksınlar; ilaç saatlerini hatırlamayı, banyolarını yaptırmayı unutmasınlar.
Biz kadınlar akşamları gazete okurken erkekler çayı demlesin, çocuğu uyutsun ve sabah için gerekli hazırlıkları yapsınlar.
Erkekler, dert ortaklığı etmeyi, kendi çocuklarıyla, babalarıyla ilişkilerini düzenlemeyi öğrensinler.
Güvencesiz-düşük ücretli işlere ve esnek çalışmaya mahkum olmak istemiyoruz. Sigortalı, sendikalı işler bizim de hakkımız.
Erkekler kadınlardan daha mı iyi dokuyor, biçiyor, dikiyor, çiziyor? Eşdeğer işe eşit ücret!
Ebeveyn izninin yetmediğini, seçime bağlı olduğunda erkeklerin bu izni kullanmadıklarını biliyoruz. Devredilemez babalık izni istiyoruz.
Kadın ya da erkek en az 50 kişinin çalıştığı her iş yerine kreş! Çocuklarımız babalarının iş yeri kreşlerine gitsin.
Velev ki bütün iş yerleri 49 kişilik! Mahalle kreşi de istiyoruz… Az işçi çalıştırıyoruz diyorsanız, mahalle kreşlerine çalıştırdığınız işçi sayısı oranında katkı yapın.
Yüzyıllardır erkeklere öncelik tanıyorsunuz. İşe başvururken, çalışırken ve mesleki eğitimde pozitif ayrımcılık istiyoruz. “Erkek işi” denilen işlerde kadın kotası!
Sokaklar bizim için güvenli değil. Günün her saatinde ev ile iş arasında güvenli ulaşım ve sokaklarda rahatsız edilmeden yürüme özgürlüğü istiyoruz.
Evli ya da değil birlikte yaşadığımız erkekler için harcadığımız emek karşılığında 50 yaşında emekli olmak istiyoruz. Ev kadınlarına emeklilik hakkı!
Yıllarca ev yönettiğimiz halde, dışarıda çalışmaya kalktığımızda vasıfsız sayılıyoruz. İş arayıp bulamadığımızda süresiz işsizlik ödeneği istiyoruz.
Bize sadece nakış dikiş kursları reva görülüyor. Teknik beceri kurslarında kadınlar için kota istiyoruz.
Evde boncuk işlediğimizde, başkalarının kirini temizleyip çocuklarına baktığımızda, üç kuruşa çapa salladığımızda güvencesiz yaşamak zorunda mıyız? Hastalandığımızda babamızın kocamızın eline bakmak; sokakta, aç açıkta kalmak istemiyoruz. Bütün kadınlara babadan, kocadan bağımsız sağlık güvencesi ve barınma hakkı!
Hem evde hem işte çalışıyoruz. Çifte mesai yapıyoruz. Erken emeklilik istiyoruz.
Artık yeter dediğimizde ve boşanmaya kalktığımızda, kusur, iffet, ahlak vaazları dinlemeden koşulsuz nafaka istiyoruz! Kocanın ödemediği durumda nafakayı devlet ödesin.
Yaşlılara sahip çıkmak bir tek bizim işimiz mi? Yaşlılar kendi evlerinde yaşamak istediklerinde kamusal profesyonel bakım istiyoruz. Ayrıca yaşlılar için kaliteli huzur ve bakım evleri!